27 Mayıs 2010 Perşembe

Balık oyunu:)

meraklı minik dergimizin ocak sayısının ekinde verilen bu sevimli oyun tam bir ay boyunca hergün oynandı.hatta kış tatilimizde çanakkaleye gittiğimizde dayı,teyze ve dedeyle bile:)

o kadar çok sevdik yani artık fenalık gelmişti:)
birde oyun başlarken ayrı bi'tantana,biterken ayrı.

ben sarı oldum, sen yeşil ol,diğer turda sen şimdi sarı ol ben yeşil olcam,daha mor var,mavi var,turuncu var..... tek tek parmakla sayılıyor.tam bir kriz anı ,ya oynarsın ya oynarsın.ama çok güzel gerçekten.şaka bir yana hem eğleniyoruz hem öğreniyoruz.doya doya vakit geçiriyoruz kıçemle:)

bütün renkler bitmeden oyun bitmiyor.yeni sayı gelmeseydi balıkçı olacaktık artık:)




reklam arası,soda molası:)
Babaya yapılan ilanı aşk


Babaannenleri ziyarete gitmiştik,gitmişkende kaldık:) kahvaltıdan sonra babanla güzel güzel oynamaya koyuldun.( huysuz olmadığın zamanlar ve bana yapışmadığın zamanlar hep iyidir babanla aran.maşaallah)

babaannenin süslü bi' kutusu vardı onu aldın eline ve hiç beklemediğimiz bir şeyi yaptın hemde hiç beklemediğimiz.

kutuyu açtın ve 'benimle evlenir misin?' diye şok edici bir soru sordun ve oyun başladı.

önce bir güzel hayali yüzükler takıldı,

sonra açılış dansı (bu gerçekti),

daha sonra takı töreni,

oyun havaları,

balayı,

hamilelik,

doğum(ıkınma sahneleri bile vardı.nerden düşünüp akıl ettiğini hala bulamadım),

bebek derken ...

insanların yıllar süren ;her anında ayrı ayrı heyecan yaşadıkları o mutlu ve duygusal anlarını birkaç dakika içinde sanki kısa metraj bir film çeker gibi anlattın.hemde canlandırarak.canım benim.bebeğim.


böylesi güzel anlardan geriye kalanlar....







bu arada babana ne kadar aşık olduğunu da bu kısa metraj film sayesinde daha da iyi anladım.

22 Mayıs 2010 Cumartesi

Kaçanak Yap Anne.....

kısa bir tatile gitme ihtimalim var.bi'nevi iş gezisi:)daha belli değil ama yinede aşkımla paylaşmak istedim.o da olmaz tek gidemezsin falan deyince benim akıllı kızım da 'kaçanak yap o zaman anne 'diye bana yol gösterdi .canım benim,bebeğim nerden geliyor bu laflar aklına.geçen gün de' anneannen beni özledin mi 'diye sordu her zamanki gibi okkalı bi''hayır 'cevabı geldi. aaa niye diye sordu anneannen tekrar ,bu sefer daha ilginç ve hiç beklemediğimiz bir cevap geldi 'çünkü mutsuz değilim' .ne demek istedin şimdi.gelde çık işin içinden.



Resmen Yok!!!

çarşamba günü gittiğimiz tekne turunda denizi görünce başladın anlatmaya.

biliyor musun burda katil balina var,köpekbalığı var; (babanın sana anlattığı masalların ve hafıza kartlarının bu hayvanların isinlerini öğrenmende faydası var)diye anlatmaya.babası başka neler var dedikçe sıraladı bir güzel;çupra,lüfer ...birde' kılçıksız balık' var diye söyleyince ,hadi ya 'kılçık yok mu' diye sorunca baban evet resmen yok diye şaşıtıcı bir cevap geldi.beklemediğimiz anda....

18 Mayıs 2010 Salı

Güzel biir gün......

güzeldi gerçekten.

hava şahaneydi,

doğa muhteşemdi,

veeee

en önemlisi de

üçümüzdük.

başbaşa.....

daha ne ister ki insan...

işte mutlu geçen günümüzün mutlu resimleri.

iyi seyirler:)

























16 Mayıs 2010 Pazar

Prima Baby Show

Tek kelimeyle süpperdi.iyiki gitmişiz minik kuşumla.çok eğlendi oda.görsellik harikaydı.herşey en ince ayrıntısına kadar dşünülmüştü.o kadar yani....

eğlenceler,çekilişler,fotoğraf yarışmaları,bebek ürünleri ile ilgili bir fuar bile vardı.herşey indirimli satılıyordu.numuneler vardı.hatta acıbadem hastanesinden diş hekimi diş muyenesi yaptı.bebeklere ve çocuklara dokunmanın ,onların gelişimindeki rolünü anlatan bir konuşmacı vardı.ve birde mycey ürünlerini çıkaran 2 çocuk annesi sezin hanım katılımcılar arasındaydı.bebek ve çocuklarla ilgili çok güzel ürünler çıkarmış.hem de türkiyede üretilmiş.ben de kızıma yemek yemesini kolaylaştıracak bir aparat aldım.hani çocuklar katı yemekleri yerken döküp saçar,bir türlü pilavı tabaktan alamaz ya, onu önlemek için bir tabak aparatı çıkarmış.yuvarlak servis tabağına takıyosun rahat rahat yiyor minik kuzular.tebrik ediyorum ceyla ve kerem 'in annesi sezin hanımı:) hem eğlendik hem öğrendik.çok iyi bir cumartesi geçirdik minik bebeğimle beraber:)

teşekkürler prima......








küçük bir gymboree oyun salonu kurmuşlardı.küçük ama herşeyi düşünmüşlerdi.çocuklar dilediğince oynadılar, eğlendiler tabi bizim çıtırıkta:) bir an olsun durmadı.zaten onun için gitmiştik...









baby tv nin amblemi olan kelebek maskotuna bayıldı.her gördüğü yerde kucağına gitti.



15 Mayıs 2010 Cumartesi

Bahar geldiğinde mi ben böyle olurum,yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar.......

Dilimde hep bu şarkı dolanıyorum aşık aşık.

kızçemle beraber söyleyip söyleyip oynuyoruz.

hatta komşu kızlarıyla bile....

içime bi'mutluluk,bi'neşe verdi.

böyle hissetmişken minik kuzumla kırlara,doğaya çıkalım dedim.hazırlandık ve çıktık.'bisiklatimi de al dedi' bi 'an için unutmuşum.yola çıkınca aklıma geldi ve çaktırmadım,biraz ilerledik ve bizimkinin aklına geliverdi ve ne olduysa ondan sonra oldu.bir çığlık kıyamet ikna edene kadar canım çıktı.neyseki biraz ilerdeki erik ağaçlarından erik toplama operasyonuna girdik ve bizimki sustu ve 'bi daha kine alcam bisikletimi diye sert bi' tonda söylendi bana kendince...çok seviyorum o ses tonunu ama öte yandan da bu asabi hallerinin bir an önce geçmesi için dua ediyorum minik cadı:)

neyse sorunumuzu atlattık ve kendimizi doğanın güzelliklerine verdik.çok seviyorum bizim oraları hem şehirdesin hem doğayla iç içesin.bazen kendimi tatile gelmiş gibi hissettiğim oluyor.yeşili çok bol bi'yer.kızımla dolaşıyor,güzel güzel resimler çekiyoruz,sonrada ver elini park oynuyor ,koşturuyorsun deli gibi.hepsini olmasada enerjinin bir kısmını attığını düşünüyorum bebeğim.