böyle güzel anları seviyorum başbaşa.ama üçümüz.insanın hayatına girdi mi bir kere çıkmıyor,çıkmasında zaten(inş.) onsuz bi'şey yapmak istemiyor insan.her anında her olayda yanında olsun istiyor.en azından ben öyle düşünüyorum.onsuz bişey yapmak istesem aklıma geliyor hemen eslem ayşe neolacak? bırakmak istemiyorum.ama sanırım bazen gerekiyor yanlız kocacınla,sevgilinle bir yerlere gitmek bir şeyler yapmak.ama sadece zorunlu anlarda bir veya iki kere bırakmışızdır oda onun gelemeyeceği gibi yerlere gitmemiz gerektiği için.inşaallah bir gün kısmet olur başbaşa birşeyler yapmak. her zamanki gibi o akşam da beraberdik evimizde. babasıyla bir ara dışarı çıkmıştı onlar gelene kadar kesteneleri çizdim ve yenecek kıvama getirdim.geldiklerinde hazırdı. üçümüz başbaşa kestane keyfi yaptık.iyide oldu:) canlarım benim.sizi çok seviyorum.
15 Ocak 2010 Cuma
Canım öyle tatlısın ki,seni okadar çok seviyorum ki sana kızarken bile seviyorum çünkü yemin ediyorum hiç kızmak istemiyorum hem de hiç.bir kere bile ama öyle bunalıyorum ki bazen mecbur kalıyorum.mecbur bırakıyorsun.ama yinede çok seviyorum seni . benimsin çünkü canımsın ,birtanemsin,bebeğimsin.ne kadar kızsada insan annelik var işin ucunda....
gelelim asıl konuyo.senin söyleyipte söyliyemediklerine.....
bilgisayar: bilgiyas-bilgiyasar
sıtkı amca:sıkmı amca(babanın amcası)
aşk:akş
biraz daha:biraz daha daha(bir yere gittiysek biraz daha daha kalalım ,tv.izliyorsanbiraz daha daha izliyim anne:))
ayrılık: aayılık
saklanalım:saknanalım
inanmazdım:inazmazdım( anlamazdın şarkışı ilk çıktığı zamanlarda)
şevval:şeffal(kreşteki arkadaşın)
şimdilik aklıma gelenler bunlar,sen söyledikçe ben yazacağım inşaallah:)
14 Ocak 2010 Perşembe
çok uğraştım ama sonunda başardım.brova iplikleririn akıllı ipiyle ördüm pançoyu.iki tane uzun dikdörtgen ördüm ve çapraz olarak birleştirdim.tabiki tek başıma değil örgü konusunda hamarat komşum yasemin ablamın yardımlarıyla:)ama üzücü olan birşey var; bizim cimcime giymemde giymem diye tutturdu:(giyeceği günleri bekliyorum artık.
Deney...
Bir akşam oturmuş fındık fıstık yiyorduk. sende tabağa su koydun ve hepsini içine doldurdun .ben de 'hadi kızım gel bir oyun oynayalım 'dedim .bak hafif olanlar batıyor,ağır olanlar batmıyor. çok hoşuna gitti. ben de hiç karışmadım iyice ıslanana kadar oynadın:) ve çok mutlu oldun canım kızım benim...
İnaz...
Bir inazdır gidiyor uzun zamandır.hayali bir arkadaş ama sanki yanımızda her an.normal olduğunu söylemişti psikolog.' dünyasına girin, sakın öyle biri yok demeyin.zamanla bırakır' diye.bizde öyle yaptık ama bu iş gittikçe çığrından çıktı bütün suçlar inaza atılır oldu.'niye yaptın kızım' diyorum 'inaz öyle dedi 'diyorsun. inazda yemiyor,inazda vuruyor,vs.....hatta zamanla komşunun kızı melike'ye atılır oldu bütün suçlar:)) çok şükür bu aralar daha az inaz diyorsun.inş. zamanla tamamamen biter.( inaz isminide ;anlamazdın şarkısını söylerken bizim cadı ,kaderede inazmazdım diyordu, sanıyorum ki ordan buldu zaten ondan sonra çıktı bizim inazda:))
geçti geçecek derken yenileri eklendi hayali arkadaşlara.nekçi,nin,çin ve birkaç isim daha.kreşte çözüm olmadı hala devam ediyorlar.eskisi kadar değil ama hayatımızda olmaya devam ediyorlar.hatta geçen gün(4 mayıs 2010) sinemaya gidiyorduk yolda'anne nekçi ve inaz da geliyor,sen bana kardeş yapmıyorsun ya bende onları annelerinden ödünç aldım' dedin ve sonra benim elime verdin ve sık sık' nerdeler ,elindeler dimi' yol boyunca sorup durdun hayali arkadaşlarını:)
aklıma ne geldi biranda; sıtkı amcamlara gitmiştik,eve dönüyorduk sen selen'in odasındaydın seni çağırmaya geldi gidiyorsunuz diye, sende karanlıkta yastığın altında inazı arayınca kızın ödü patladı ne görüyo bu böyle diye telaşla yanımıza geldi.biz olayı bildiğimiz için kahkaha :)attık ama biraz düşününce korkutuyorsun bazen beni de:) canım benim.